Değersizlik Hissi Nedir? Neden Değersiz Hissediyorum?
Zaman zaman herkesin şikayetçi olduğu değersizlik hissi nedir? İnsan neden kendini değersiz hisseder? Yaşama dair boş ve amaçsız hissediyorsanız öz değerinizin zedelenmiş olma ihtimali çok yüksektir.
Değersizlik hissi kişinin kendini önemsiz ve amaçsız hissetmesine neden olabilir. Bu duyguyu hissetmek duygusal sağlık açısından olumsuz etkilere neden olabilir.
Öz-değer ve Özsaygı
Öz-değer kendimize verdiğimiz değeri gösterir. Öz-değer ile öz saygı çok yakın kavramlardır. Özsaygı kendimizi nasıl gördüğümüzün, nasıl algıladığımızın ve ne şekilde değerlendirdiğimizin hayatımıza yansımasıdır. Kendinizi değersiz hissetmeniz halinde özsaygınız da gelişmeyecektir.
Değersizlik Hissi Nedir? Değersiz Hissetmek Ne Demek?
Öz-değerin tam ters anlamlısı değersizlik hissidir. Kişinin işini kaybetmesi, yaşadığı maddi zorluklar, boşama gibi durumlarda bunalıma girmesi daha çok görülür. Bu şekilde olumsuzlukları arka arkaya yaşayanların, değersiz hissetmeleri ve hayatlarının herhangi bir anlamı olup olmadığını sorgulamaları muhtemeldir.
Kendini değersiz hisseden kişi yaşamı tamamen olumsuz görür. Hayatın olumlu yönlerini bulmakta zorlanır. Bu nedenle de iyileşme ihtimalinin olmadığını inanabilirler. Depresyon, kaygı-anksiyete, stres, keder, kayıp ve yas gibi altta yatan koşullardan kaynaklanması da muhtemeldir.
Herkes hayatında bir an kendini değersiz hissedebilir. Hissedilen değersizlik duygusu ne kadar uzun sürerse kişinin bu duygudan tek başına kurtulması o kadar zorlaşır. Bu duygudan kurtulmak için yardım alması gerekir.
İlginizi Çekebilir: Mezoterapi Nedir?
Değersizlik hissinin sebepleri ve sonuçları
Değersizlik hissinin üstesinden gelebilirsiniz. Ama bunun için ilk adım bu hissin neden kaynaklandığını bilmektir. Düşüncelerinize, hislerinize ve duygularına gerçekçi bir şekilde bakınız. Böylece neyin size kendinizi değersiz hissettirdiğini bulabilirsiniz. Kendinizi değersiz hissetmenize sebep olabilecek bazı durumlar şu şekildedir;
1. Zihinsel Sağlık
Kişinin kendini değersiz hissetmesinin temeli depresyona dayanmaktadır. Ama bu duygular şizofreni, kaygı veya belirli kişilik bozukluklarında belirtiler olarak da görülebilir.
Çocukların kendilerini değersiz hissetmesinin nedeni akran çatışması, çocuğun ihmali veya istismarı olabilir. Bu hissi ciddiye almalısınız.
Değersizlik hissi; umutsuzluk, suçluluk, kalıcı üzüntü veya motivasyon kaybı gibi diğer duygularla da ilişkili olabilir. Kişinin yaşadığı birçok depresif bozukluğa bağlı olarak kendilerini yalnız hissetme durumu görülebilir. Sosyal etkileşim ve alınan yardımlarda boşuna gibi gelebilir. Sorun şu ki, bu bir kısır döngüdür. Bu duygular genellikle depresyonun artmasına sebep olur.
Yani kısaca depresyonda olan kişiler özellikle çocukken ihmal ve istismar edilmiş yetişkinliklerde değersizlik duygusu hissedilmektedir. Bunun tam tersi, değersizlik hissi, depresyona ve ihmal- istismara açık olmaya da sebep olabilmektedir.
Değersizlik kendini farklı şekillerde gösterebilir:
- Vücutta şiddetli ve donuk ağrılar,
- Kendi hakkında olumsuz düşünceler,
- Çok sık ağlamak, umutsuzluk
- Sosyal anksiyete
- Yaşam amacının kaybolması, yaşama olan ilginin azalması,
- İntihar düşünceleri gibi.
Değersiz hisseden bir kişi;
- İlişkilerden uzak durabilir,
- Alkol, sigara veya uyuşturucu kullanabilir,
- Duygusal ifadesinde azalma olabilir,
- Olumsuz düşüncelerini sürekli dile getirebilir,
- Sürekli uyuşuk ve uykulu hissedebilir,
- Kişisel günlük bakımını göz ardı edebilir. (Duş almak, yemek yemek, kıyafetlerini yıkamak vb.)
Eğer bu belirtileri iki haftadan fazla zamandır yaşıyorsanız bir uzmandan yardım isteyebilirsiniz. Çünkü bu durum bir klinik depresyon veya ilgili bir durumun bir göstergesi olabilir.
Kendini değersiz hisseden kişi depresyondaysa ve gerekli yardımı almazsa bu his ile intihara kadar gidebilir. Yapılan araştırmalara göre depresyona sebep olan değersizlik hissinin, yaşam boyu intihar girişimi ile güçlü bir ilişkiye sahip olduğu sonucuna varılmıştır. Değersiz hisseden kişi intihar düşüncelerine daha yatkın olur. Ve bu his acil krizlere neden olursa, derhal bir kriz yardım hattına başvurmak veya bir uzmandan yardım istemek en doğrusudur.
2. Fiziksel Sağlık
Kişinin kendini değersiz hissetmesinin bir nedeni de fiziksel olarak sağlıklı olmamasıdır. Mesela yürüyemeyen, bazı yiyecekleri yiyemeyen, bazı aktiviteleri yapamayan kişiler kendilerini değersiz hisseder.
Bunların yanında değersizlik duygusu psikolojik olarak ruh halini etkileyebildiği gibi fiziksel sağlığı da olumsuz etkileyebilir. Çünkü kendini değersiz hisseden kişiler sağlıklarını koruyamayabilir ve sağlık hizmetlerini reddebilir ve sigara, alkol, uyuşturucu kullanma gibi sağlığı olumsuz etkileyen davranışlarda bulunabilirler.
3. Karşılaştırmalar
Hayatınızın bir yerinde çok eleştirildiyseniz ya da başkaları ile çok kıyaslandıysanız, sizde kendinizi başkaları ile kıyaslıyorsanız kendinizi değersiz hissedebilirsiniz.
Çocukluk döneminden itibaren kişi kendi görüşlerini, duygu ve inançlarını oluşturmaya başlar. Çoğunlukla edindiğimiz bu kendi düşünce, inanç ve duygusal kalıplarımızı, başkalarından bize yansıyan duygu, düşünce ve yargılardan etkilenip oluştururuz. Eğer kendinize karşı sert ve olumsuz duygular geliştirdiyseniz hayattan istediğiniz şeyin peşinden giderken, size muhtemelen iyi hizmet etmiyordur. Bu “olumsuz benlik”, bakış açılarınızı, görünüşünüzü, kişiliğinizi ve/veya aklınızı diğer insanlarla kıyaslama tuzağına düşmenize neden olabilir.
Unutmayın ki kendinizi başkaları ile karşılaştırırsanız, karşılaştırma sonucu olumsuz hissederseniz kendinizi değersiz hissedersiniz. Bu duygularla baş etmek için kendinizi karşılaştırdığınız kişinin de mükemmel olmadığını unutmamalısınız. Sizin sahip olamadığınızı düşündüğünüz o çekici özelliklerin altında mutlaka bir kusur vardır. Herkesin kendine göre şüpheleri ve kusurları vardır. Aynı sizin gibi. Bu nedenle yaşınız ilerledikçe tecrübeniz arttıkça başkalarının hayatına daha gerçekçi bakarak kendinizi değersiz hissetme duygusunun önüne geçebilirsiniz.
4. Rol kaybı
Hayatımızın her evresinde farklı roller üstlenmekteyiz. Yaşantımızda evlat, partner, eş, ebeveyn, dost, arkadaş vb. rollerimiz olur. Bunun yanında iş hayatımızda da belirli kademe ve seviyelerde roller ediniriz. Bu rollerden biri veya birden fazlası bir anda sarsılırsa değersiz hissetmeye başlayabiliriz.
Mesela boşandığımızda artık bir eş değilizdir. Bu rol kaybedildiği zaman kendini çok üzüp yıkmak çok yapılan bir hatadır. Kişi kendine neden beni terk etti ya da neyi iyi yapamadım gibi sorular sorarsa kendini suçlar. Bu durumda da öz değerini azaltarak kendini değersiz hissedebilir.
Yaşanan bir rol kaybı ile öz- değerimizi yitirmesek de ağır bir darbe olabilir. Ama üst üste birden fazla rol kaybı yaşanırsa, öz-değerimizi kayda değer ölçülerde zedeleyecektir.
Bu olumsuz rol kayıplarından en az zararla kurtulmak için tüm rollerinizin dışında kim olduğunuzu hatırlamanız önemlidir. Bu rol sizi varlığınızı tamamlar. Kaybettiğiniz rol neyse o rol olmadan önce de değerli olduğunuzu, o rol bitse de değerli olacağını burada önemli olan sizin olduğunuzu unutmayınız. Varlığınız ve değeriniz ailenize veya sosyal statünüze bağlı değildir.
5. Eleştiri
Çocukluk döneminde çok eleştiriye maruz kalan kişilerde değersizlik hissi geçmişinden dolayı olabilir. Yıllar içinde artıp birikebilir ve doğallaşır. Bu durumda iyileşmesi zor bir özsaygı ve öz-değer sorununa dönüşebilir.
Kişi maruz kaldığı eleştiriler ile kendini eleştirir hale gelebilir. Kendini eleştirdiği kadar/gibi başkalarını da eleştirdiğiniz bir olumsuzluk kısır döngüsüne hapsolabilir.
Kendinizi eleştirmeden önce herkesin hata yaptığını ve sorunlarınıza sahip çıkmak yerine eleştirilerden çekinmeyin, kendi sorunlarınız hakkında yalan söylemekten çekinin. Hatalarınızı küçümseyip örtbas etmelisiniz. Ancak bu yaklaşım şekli, öz-değerinize katkı sağlamayacağı gibi, yalanlarınız yüzünden kendinizi daha da değersiz hissetmenize sebep olacaktır.
6. Olumsuzluk
Hayatınızın herhangi bir zamanında çok fazla arka arkaya olumsuz olay yaşamış ve bu şekilde insanlar ile karşılaştıysanız her şeyin her zaman olumsuz ve ters gideceğini düşünmeye meyilli olabilirsiniz. Bu düşünce ile hayatı değersiz görmeye, daha iyisini yapmayı denemenin anlamsız olduğunu düşünmeye başlamış olabilirsiniz.
Düşünmeniz gereken hayatınızın her zaman kötü ve olumsuz olmayacağıdır. Her zaman bu şekilde olmayacağını düşünmeli ne pahasına olursa olsun olumsuzluklarla boğulmaktan kaçınılmalıdır. Hayata ve kişilere olumsuz bakış açısını ve tavrı benimsememelisiniz. Benimseniz halinde özsaygınız ve öz-değeriniz olumsuz yönde etkilenecektir.
Hayata ve yaşadıklarınıza, çevrenizdeki insanlara olumlu yönlerinden bakarak olumlu tepkiler vermek iyimser davranmak çok önemlidir. Olumlu tavır sonucunca pozitif kimyasallar vücudunuzda dolaşacak ve zor zamanlarda daha olumlu düşüneceksiniz. Olumlu duruşu seçmeniz halinde özsaygınız ve öz-değeriniz artacak kendinizi daha değerli hissedeceksiniz.
Değersizlik hissi ile baş etmek
Hayatının herhangi bir yerinde öz-değer sorunlarıyla savaşan çok kişi vardır. İnsanlar birçok olaya bağlı olarak cesaretlerini kıracak düşünceler geliştirebilir.
Şimdi kendinizi değersiz hissediyor olsanız da biraz destek ile öz-değerinizi iyileştirebilirsiniz. Ve kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Hatta yeterince pratik yaparsanız, değersizlik duygusunu, pozitif ve üretken yeni duygulara dönüştürebilirsiniz.
Öz-Değeri artırmanın yolları
Kendinize değer vermek önemli olduğunuzun farkına varmak, kendinizin değerli olduğunu anladığınızı gösterir. İçsel değerinizi arttırmak için bazı yöntemler vardır. Gelin bunlara göz atalım;
Başkalarına yardım edin
Topluma faydası olan kişi kendini iyi hisseder. Bu nedenle gönüllü olarak topluma fayda sağlarsanız ruh haliniz daha iyi olacak öz-değeriniz artacaktır.
Müteşekkir olun
Hayatınızda olan ve değer verdiğiniz size değer veren kişilere, kendinizde geliştirdiğiniz yönlerinize, başarılarınıza, deneyim ve tecrübelerinize teşekkür edin. Hayatınızda olumlu bir şekilde yer alan herkese teşekkür ediniz. Şöyle bir egzersiz yapıp her gün minnettar hissedeceğiniz beş şey bulup bir yere listeleyin. Bir zaman sonra listenin ne kadar uzadığına sizde inanamayacaksınız.
Kendinizi eleştirirken adil olun
Kendinize yıkıcı ve olumsuz eleştiriler yaptığınızı fark ederseniz durup düşünün. Konuştuğunuz bir başkası olsaydı onunla da bu kadar acımasız konuşur muydunuz? Eğer hayır derseniz kendinize bu şekilde konuşmanın sizi düşüreceğini psikolojinizi kötü etkileyeceğini unutmayınız. Bu nedenle kendinizi yıpratacak ve kötü hissettirecek eylemlerden uzak durmaya çalışınız. Adil davranınız.
Kendinizi olduğunuz gibi kabul edip sevin.
Kendinizi her şeyiniz ile kabul etmek öz-değer ile ilgilidir. Yaptığınız hatalar sonucunda bile insan olduğunuzu unutmayınız. Kimse mükemmel değildir. Herkesin kendi hakkında değiştirmek ve geliştirmek istediği yönlerimiz mevcuttur ve bu sorun değildir. İyi hissetmek için işin sırrı size üzen şeyleri düşünmemek ve her şeyi olduğu gibi kabul etmektir. Bunu yaparsanız genel mutluluk seviyenizi arttıracak ve hatta kontrolünüzde olan değişimleri daha kolay elde edeceksiniz. Şimdiki kendiniz ve onu yaratan her şey ile gurur duyun.
Ne kadar benzersiz olduğunuzu düşünün
İşler istediğiniz gibi gitmezse de büyük resme çok odaklanmayın. Kendinizi çok küçük hissedebilirsiniz. Herkesin hata yaptığını düşünün. Mükemmel olmak için çabalamak yerine kendinizin ne kadar benzersiz olduğunu düşünün ve rahatlayın.
Eğer sürekli kendinizi başkaları ile karşılaştırmaktan vazgeçemiyorsanız kendinizi kabullenme sorunlarıyla mücadele ediyor olabilirsiniz. Bir şeyi ya da birini "ölçmeye" çalıştığımızda, kullandığımız ölçüm cetveli çoğu zaman gerçekçi değildir. Kendisini bir başkasıyla karşılaştıran kişi ne görmek istiyorsa onu görür ya da gerçek bir insanın ideal bir versiyonunu görür. Her iki türlü de yaptığınız analizler gerçeği yansıtmamaktadır.
"Olmalı" düşüncesinden kaçının
Kendinize eğer belli bir şekilde olmalısın gibi cümleler kuruyorsanız bu başarısız olmanıza neden olabilir. Kendinizle ilgili genellikle gerekli lazım gibi hedefler koyarsanız bu değerler size aslında başkaları tarafından verilmiştir. Ve üzerinizde gereksiz stres ve baskı yaratabilir. Bunun yerine, kendi değerlerinizle uyumlu, daha yaratıcı ve üretken düşünce ve hedefler yaratabilirsiniz.
Düşünce kalıplarınızı değiştirin
Düşünceleriniz olumsuzsa düşünce ve davranışlarınızı değiştirin daha olumlu düşünmeye çalışınız. Bazı zamanlarda olumsuz kalıplar çok güçlüdür onlardan kaçmak çok zor görünebilir. Ama bunlar öğrenilmiş davranış ve düşüncelerdir. Yani bu olumsuz kalıpları bırakıp yerine sizi iyileştiren olumlu kalıpları seçip geliştirebilirsiniz.
Terapiye gidin
Bir kişinin kendini değersiz hissetmesi halinde psikolojik ve fiziksel olumsuz hissetmesi çok normaldir. Bu duygular ile savaşmak kolay değildir. Bunun için bir yardım alabilirsiniz. Eğer değersizlik hissiyle birlikte, bir depresyon belirtisi veya bir zihinsel ve/veya fiziksel sağlık durumu ortaya çıkıyorsa, yardım için bir uzmana başvurmak önemlidir.
Kısaca; kendinize değer vermek sizin için önemli olan değerlere vermek size iyi hissettirecektir. Küçük, büyük mutlu olduğunuz iyi hissettiğiniz şeyleri kutlayınız. Kendinize olumsuz olarak bakmayın, bunun yerine çok sevdiğiniz biriyle konuşuyormuş gibi olumlu sevgi dolu yaklaşın. Kendinize olumlu konuştuğunuzda sizi üzecek düşünceleri veya kelimeleri kendinizden duyma olasılığınız azalacaktır. Değersizlik duygusunu yaşamamak için kendinize değer vermeniz çok önemlidir.
Kendinizden çok beklentiniz varsa beklentiler sonucunda kendinizi boğulmuş hissediyorsanız beklentinizi düşürün. Kendinizi destekleyici tavırlar sergileyin başarılarınızı düşünün ve başarısızlıklarınız ile moralinizi düşürmeyin. Bir hedefe ulaştığınızda onu kutlayın. Yapmanız gereken tek şeyin ise kendinize özenli davranmanız olduğunu hatırlayın. Ve asla pes etmeyin!
Sizler için faydalı video içeriklerimizi paylaşmak için bir youtube kanalı açtık. Begonya Kadın youtube kanalımıza abone olarak ve bildirimleri açarak paylaşacağımız yeni bilgi içeriklerine ilk önce siz ulaşabilirsiniz.
https://www.begonya.com/degersizlik-hissi-nedir/?feed_id=171553&_unique_id=6555f3635d096
Yorumlar
Yorum Gönder